Details
Nothing to say, yet
Details
Nothing to say, yet
Comment
Nothing to say, yet
The speaker expresses gratitude for watching, describing their father as a strong, honest, and generous man who valued honesty and always protected them. They reflect on the fleeting nature of life and express their unpreparedness for the inevitability of death. The speaker admits to missing their father and ends by saying, "That's my father." İzlediğiniz için teşekkür ederim. Esasında çok yumuşak baştı. Hatta biraz tanılaştı. Ama ürküttü. Yapacak mıydı? Beceremezdi. Çok istese de gösteremezdi. Belli etmezdi işlerimi. Hem de koskoyu bile gizlemek için gibi yüksemesiydi. Dağ gibi bir adamdı. İşte o benim babamdı. Dürüsttü. Adildi. Hiç sevmedi yalanı. Hep korudu kolları. Başı darda olandı. Hiç kimseden duymadım ki kötü sözü olanı. Cömertti. Bilimseldi. Severdi vermeyi paylaşmayı. Önemsemedi ki malı mülkü. Hiç etir yemedi parayı. Sevdetti. Elbette erkeğiydi. Düşünürdü bugünü ve yarını. Hep mutlu etmek için. Tebaasını ve varını. Dağ gibi bir adamdı. İşte. İşte o benim babamdı. Biz insanlar faniyiz. Var denerken. Belki geç. Elbet bir gün gideceğiz. Vakit tamam olunca. Herkese her şeye veda edeceğiz. Anlıyorum. Sen tamam diyorsan. Tamamdır da. Gitti miydi buradaki işlerim? Yetti mi ki o derin gülüşlerim? Belki. Belki de elinde değil. Mecburi bu seyre. Ama. Ne zor şey. Değil geçmiş zaman olmaz. Sen. Nereye gitmeseydin. Sana yazdığım şiiri. Kendin duysaydın o zaman. Dağ gibi bir adam. İşte. İşte o benim babamdı. İnanırım. Ölüm. Ölüm Allah'ın emri. Herkes hazır olmalı. Her an vedalaşmalı. Ama. Ben hiç hazır değilim. Baba. Ben hiç. İkim bir sabaha. İnanmayalım. Seni çok özledim ben baba. Dağ gibi bir adam. İşte. İşte o benim babam. İşte. İşte o benim babam.