The article provides a brief overview of the Davos meetings organized by the World Economic Forum. These meetings bring together world leaders, business representatives, and academics to discuss global economic, social, and political issues. The Forum aims to address global economic issues and propose solutions. It also seeks to collaborate with other influential groups in shaping global agendas and strategies. The article mentions that the Davos meetings serve as a platform for showcasing the power and influence of world leaders. It highlights the expansion of the financial sector and the integration of emerging economies into the global economy as facilitated by neoliberal policies. The article also mentions the challenges faced in shaping global, regional, and sectoral agendas. It refers to the recent meeting, which called for bold collective actions in the face of numerous crises and emphasized public-private sector collaboration. However, it questions the true intentions of the Wo
SESLİ MAKALE DAVOS ADAMI Dünya Ekonomik Formu, distopik ideolojileri sebebiyle eleştirilen özgün bir küresel elit grup olarak nitelendirilmektedir. Bu makalede, Dünya Ekonomik Formu'nun Davos toplantılarının yaşanan olayların bağlamında hızlı ama kısa bir bakış sunmaya çalışacağız. Davos toplantıları, dünya liderlerini, iş dünyası temsilcilerini ve akademisyenleri bir araya getirerek küresel ekonomik, sosyal ve politik konuları tartışmak, işbirliği fırsatları yaratmak ve çözüm odaklı politikalar geliştirmek amacıyla düzenlenmektedir. Bu toplantılar, küresel elit şeytanların küresel ekonomiyi etkileyen meseleleri ele almak ve çözüm önerileri sunmak için önemli bir platform sağlar.
Dünya Ekonomik Formu, Davos'ta düzenlenen ve dünya liderlerinin güçlerini ve etkilerini sergiledikleri önemli bir buluşma yeridir. Forum, faize ve borçlandırmaya, sonra köleleleştirmeye dayalı finans sektörünün genişlemesi, kurumsal ticaret anlaşmaları ve yükselen ekonomilerin tek dünya küresel ekonomisine entegrasyonu gibi neoliberal politikaların ilerlemesini olanak tanımaktadır. Ayrıca, küresel, bölgesel ve sektörel gündemleri şekillendirme ile karşılaşılan zorluklara, çözümlere, eylemlere yönelik stratejiler belirleme konusunda diğer etkili gruplarla işbirliği yapmayı hedeflemektedir. Davos'taki bu yılki toplantı, parçalanmış bir dünyada işbirliği teması altında, dünyanın karşı karşıya olduğu sayısız krizler karşısında cesur kolektif eylemler çağrısında bulunmuş ve küresel sorunlara karşı kamu özel sektör işbirliğini teşvik eden bir platform olacağını duyurmuştu.
Tabi bu sihirli yalanı yerseniz. Dünya Ekonomik Forumu, 1971 yılında Avrupa Yönetim Forumu olarak kuruldu ve zaman içinde önemli değişikliklere uğradı. Günümüzde, küresel elit şeytanların çıkarlarına hizmet eden tedarik zincirinin tam kontrolünün genişlemesine yardımcı olmak amacıyla dünyanın dört bir yanından seçkin kişilerin katılımıyla gerçekleşen yıllık bir etkinlik olarak bilinir. Ulusal liderler ile önde gelen kurumsal ve finansal figürler için, al kurma ve iş yapma imkanı sunan bu forum, bankacılar, sanayiciler, oligarklar, teknokratlar, politikacılar ve sivil toplum kuruluşular gibi küresel elitlerin buluştuğu bir sosyal platform olarak görülmektedir.
1970'lerden günümüze jeopolitik ve küresel yönetişimdeki değişimler, Dünya Ekonomik Forumu'nun etkileriyle şekillenmiştir. Bu süreç, 1970'lerin ortalarında Batı Almanya ve Japonya'nın Amerika Birleşik Devletleri'ne ekonomik güç olarak meydan okumasıyla ilme kazandı. Petrol krizleri sırasında, Arap petrol zenginleri ve küresel bankalar, petrol gelirlerini çekerek üçüncü dünya ülkelerine kredi sağladı ve böylece güçlerini artırdı. 1980'lerin borç krizi, IMF ve Dünya Bankası'nın küresel ekonomiler ve bölgeler üzerindeki etkisini pekiştirdi. Bu durum, piyasa ekonomilerine geçişi hızlandırdı ve yerel ile uluslararası şirketler ile finans sektörünün elitlerinin çıkarlarını ön plana çıkaran bir yapılanmaya yol açtı.
Bu dönüşüm, aynı zamanda teknolojik ve finansal yeniliklerle paralel olarak hızlanan küreselleşme sürecine de zemin hazırladı. 1989 ve 1991 yılları arasında, dünya güç yapısında önemli değişimler yaşandı. Başkan George Bush, Amerika Birleşik Devletleri'nin tek kutuplu bir dünyada lider konumuna yükseleceğini belirten bir yeni dünya düzeni ilan etti. Bu dönemde piyasa sistemi küreselleşti ve Başkan Bill Clinton'un 1993 ile 2001 yılları arasındaki döneminde, Amerika Birleşik Devletleri tarihinin en büyük ekonomik büyümesini yaşadı. Peki öyleyse, nedir bu Davos Adamı? Davos Adamı ifadesi, ulusal bağlılıklar yerine küresel çıkarları önceleyen dünya ekonomik formu katılımcısı yüksek rütbeli bireyleri tanımlamak için kullanılır.
Bu bireyler, ulusal sınırları ve bağımsızlıkları engel olarak görür ve devletler ile hükümetlerin modası geçmiş olarak nitelendirirler. Onlar, birkaç önce devletin egemen olduğu etki alanlarına bölünmüş yeni bir dünya düzenini savunurlar. Güçlü görünüme sahip olsalar da, Davos kültürüne mensup kişiler, küresel nüfus içinde küçük bir azınlığı temsil eder ve toplumlar üzerinde henüz tam bir kontrol sağlayamamışlardır. İnsanlığın genel yararına hizmet eden evrensel bir medeniyet idealini temsil edemezler. Bunu sağlamak için de dünya nüfusunun azaltılması gerektiğini savunurlar. Davos sınıfı, belirli bir gündemi olan ve modası geçmiş distopik ideolojiler nedeniyle eleştirilen farklı bir sosyal grup olarak tanımlanmaktadır.
Bu tür eleştirilerin ve sorgulamanın sayısı her geçen gün artmaktadır. O zaman biz de soralım. Oy verdiğiniz partilerin yöneticilerinin Davos adamı olabileceği ihtimali hiç aklınıza geldi mi? Siz soruya cevap ararken ve Davos konusunda yazmaya devam edeceğiz. Bu makale, insanlık onuruna ve özgürlüğüne değer veren her bireyin bilmesi gereken kritik meseleleri ele alırken, küresel elitlerin ve dünyanın dört bir yanına dağılmış işbirlikçilerinin yenilmez olduğu yanındasını oluşturmak değildir. Aksine insanlar izin vermediği müddetçe insanlık aleyhine olan büyük sıfırlama gibi hedeflerini, asla başaramayacakları gerçeğini ortaya koymaktır.
Huste.com. Kalk ve uyar, kötülüğe de dur de. Makalemizi beğendiyseniz paylaşmayı unutmayınız.